Konya'da meydana gelen ve kan donduran bir cinayet davasında savcılık mütalaasını açıkladı. Eşini 25 bıçak darbesiyle öldüren sanık Şerife Çeliktaş için 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası talep edildi.
Kavga Bıçaklı Saldırıya Dönüştü
Olay, 23 Şubat tarihinde, gece saat 01.30 sıralarında, Konya'nın Sakarya Mahallesi Safa Sokak'taki bir apartman dairesinde yaşandı. Eve alkollü olarak dönen galerici Ömer Çeliktaş (36) ile eşi Şerife Çeliktaş (36) arasında çıkan tartışma, kısa sürede şiddetli bir kavgaya dönüştü.
Kavga sırasında Şerife Çeliktaş, mutfaktan aldığı bir bıçakla eşine saldırdı. Ömer Çeliktaş'ı toplamda 25 kez bıçaklayan sanığın saldırısında, bu darbelerin 18'inin öldürücü nitelikte olduğu tespit edildi. Ağır yaralanan Ömer Çeliktaş, olay yerinde hayatını kaybetti.
Sanık Polisi Kendi Aradı ve Tutuklandı
Olayın ardından Şerife Çeliktaş, 155 Polis İmdat hattını arayarak eşini bıçakladığını bildirdi. İhbarla bölgeye sevk edilen polis ve sağlık ekipleri, Ömer Çeliktaş'ın öldüğünü belirledi. Yapılan incelemelerde, kurbanın olaydan sadece 10 gün önce cezaevinden tahliye olduğu anlaşıldı.
Asayiş Şubesi Cinayet Büro ekipleri tarafından gözaltına alınan Şerife Çeliktaş, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Savcı Önce Müebbet, Sonra İndirimli Ceza İstedi
Şerife Çeliktaş hakkında 'eşe karşı kasten öldürme' suçundan dava açıldı. Konya 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, sanık teknik bir arıza (SEGBİS) nedeniyle duruşmaya katılamazken, avukatları hazır bulundu.
Cumhuriyet savcısı, mahkemeye sunduğu mütalaada ilk olarak sanık için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talebinde bulundu. Ancak daha sonra, sanığın suçu kendisine ve ailesine yönelik şiddet ve tehditler nedeniyle işlediği gerekçesini öne sürerek, 'haksız tahrik indirimi' uygulanmasını talep etti.
Bu indirim çerçevesinde savcı, Şerife Çeliktaş için 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası istedi. Mahkeme heyeti, taraf avukatlarının savunma hazırlaması için duruşmayı erteledi.
Davada verilecek nihai karar, hem failin cezasını hem de benzer aile içi şiddet vakalarında 'haksız tahrik' indiriminin nasıl yorumlanacağı konusunda önemli bir örnek teşkil edecek.
