İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde, bir kadının boynuna kemer takılarak tasmalı şekilde dolaştırıldığı ve aşağılanarak yürütüldüğü olayla ilgili yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, olaya karışan iki şüphelinin 7 yıl 10 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.
Olayın Sosyal Medyada Yayılan Çarpıcı Görüntüleri
29 Ekim 2025 tarihinde sosyal medyada ortaya çıkan ve hızla yayılan bir video, büyük tepki toplamıştı. Videoda, şüpheli Uras U.'nun, diğer şüpheli Nurgül B.'nin boynuna bir kemeri tasma gibi geçirdiği ve onu cadde üzerinde elleri ile dizleri üzerinde yürüttüğü görülüyordu. Görüntülerde Uras U.'nun, "Miyavla", "Kadınlar balmumu gibidir. Onları nasıl eğitirsen öyle olur" ve "Kadınlar her zaman itaat eder" gibi aşağılayıcı sözler sarf ettiği tespit edildi.
İddianamedeki Ağır Suçlamalar ve Şüphelilerin İfadeleri
Hazırlanan iddianame, eylemi fiziksel ve psikolojik şiddet olarak nitelendirdi. Şüphelilerin birlikte kurguladıkları senaryo gereği bu eylemi gerçekleştirdikleri, videonun da Uras U. tarafından herkese açık sosyal medya hesabından paylaşıldığı belirtildi. İddianamede, bu içeriğin kadınlara karşı şiddeti teşvik etme ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme amacı taşıdığı vurgulandı.
Şüphelilerin savunmaları ise farklıydı. Uras U. ifadesinde, videonun arkadaş ortamında paylaşılan mizahi bir içerik olduğunu ve kadınları aşağılama kastının bulunmadığını öne sürdü. Nurgül B. ise Uras U. ile yaklaşık 3 ay önce tanıştığını, kendisini sosyal medya fenomeni olarak tanıtan şüphelinin teklifini, kedilerine mama alabilmek için kabul ettiğini ve amacın sadece takipçi sayısını artırmak olduğunu söyledi.
Yargılama Süreci ve Olası Cezalar
İddianameye göre, şüpheliler Uras U. ve Nurgül B. hakkında "zincirleme şekilde halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçundan ceza talep edildi. Her bir şüpheli için istenen ceza 1 yıl 10 aydan 7 yıl 10 aya kadar hapis şeklinde belirlendi. Şüphelilerin yargılanmasına İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlanacak.
Bu vaka, sosyal medyada şöhret olma veya takipçi kazanma uğruna işlenen ve toplumsal değerlere zarar veren eylemlerin ağır yasal sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Kadına yönelik her türlü şiddet ve aşağılamanın hukuk önünde karşılık bulacağı mesajını veren bu dava, kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.
