İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, uyuşturucu soruşturması kapsamında gündemde olan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran ile ilgili sosyal medya ve bazı basın organlarında yer alan iddialara sert bir açıklamayla cevap verdi. Başsavcılık, "Sadettin Saran'ın özel laboratuvar sonuçları temiz çıktı" şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını duyurdu.
Resmi Açıklama: Tek Geçerli Rapor Adli Tıp'tan
Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, söz konusu iddiaların asılsız olduğu vurgulandı. Soruşturma dosyasında özel bir laboratuvara ait herhangi bir rapor bulunmadığı belirtilerek, geçerli olan tek resmi belgenin kanuni bilirkişi konumundaki Adli Tıp Kurumu (ATK) tarafından hazırlanan rapor olduğu kamuoyuna bildirildi. Bu açıklama, Saran'ın savunmasını destekler nitelikte dolaşıma giren bilgileri kesin bir dille reddetti.
Soruşturmanın Seyri ve Yapılan İşlemler
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü uyuşturucu operasyonu kapsamında, Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran hakkında "uyuşturucu madde temin etmek", "kullanılmasına imkan sağlamak" ve "uyuşturucu madde kullanma" suçlarından şüpheli sıfatıyla işlem yapılıyor. Saran, yurt dışında olduğu tespit edildikten sonra Türkiye'ye dönüşünün ardından ifade vermişti.
Şüpheli hakkında yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanırken, soruşturma kapsamında Sadettin Saran'ın İstanbul Göktürk'teki evi ve Çanakkale Assos'taki çiftliğinde Jandarma ekipleri tarafından detaylı aramalar gerçekleştirilmişti.
Test Sonucu ve Süreç
İfadesinin alınmasının ardından Adli Tıp Kurumu'na sevk edilen Sadettin Saran'dan uyuşturucu testi için kan ve saç örnekleri alındı. ATK tarafından hazırlanan resmi raporda, Saran'ın test sonucunun kokain maddesi bakımından pozitif çıktığı kayıtlara geçti. Başsavcılığın açıklaması, işte bu resmi ATK raporunun dışında herhangi bir laboratuvar belgesinin söz konusu olmadığının altını çizdi.
Konuyla ilgili soruşturma İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından titizlikle sürdürülürken, medyada ve sosyal platformlarda yer alan resmi kurum onayı olmayan bilgilere itibar edilmemesi gerektiği mesajı verildi. Sürecin yargısal boyutunun devam ettiği bildirildi.
