Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'ın özel kalemi Susie Wiles'ın, Vanity Fair dergisine verdiği ve bazı kabine üyelerini hedef alan röportajı, ülkede büyük bir tartışmanın fitilini ateşledi. Röportajın yayınlanmasının ardından Wiles, ifadelerinin bağlamından koparılarak sunulduğunu öne sürdü.
Vanity Fair Röportajında Çarpıcı İddialar
Dergide yayımlanan söyleşide Wiles, Adalet Bakanı Pam Bondi'yi, milyarder Jeffrey Epstein davasını ele alış biçimi nedeniyle eleştirdi. Wiles, Bondi'nin davayla ilgilenen hedef kitlenin kim olduğunu anlamakta tamamen başarısız olduğunu belirterek, "Önce bu insanlara içi boş klasörler verdi, sonra da tanık listesinin masasında olduğunu söyledi. Halbuki masasında kesinlikle bir şey yoktu" ifadelerini kullandı. Wiles, Bondi'nin bu davanın Amerikan kamuoyu için taşıdığı önemi kavrayamadığını da sözlerine ekledi.
Trump'ın çalışma yöntemini ise "yüksek işlevli alkolik" benzetmesiyle tanımlayan Wiles, "Başkan (Trump) yapamayacağı hiçbir şeyin olmadığına inanır, hiçbir şey, sıfır" dedi. Başkan Yardımcısı JD Vance için de "uzun yıllardır komplo teorilerine inanan bir kişi" yorumunu yaptı.
Teknoloji milyarderi Elon Musk'ın, Hitler, Mussolini ve Mao dönemlerine ilişkin tartışmalı bir sosyal medya paylaşımıyla ilgili soruya ise Wiles, Musk'ın o sırada "ketamin etkisi altında olmasının kuvvetle muhtemel olduğunu" söyledi. Ayrıca, Trump'ın Venezuela lideri Nicolas Maduro'ya yönelik baskıyı artırmak istediğini vurguladı.
Wiles'tan "Çarpıtıldı" İtirazı
Makalenin yayınlanmasının hemen ardından sosyal medya platformu X üzerinden bir açıklama yapan Susie Wiles, röportajda söylediklerinin çarpıtıldığını savundu. Wiles, yaptığı yazılı açıklamada, "Bu sabah erken saatlerde yayımlanan makale, bana ve tarihin en iyi ABD Başkanı ile Beyaz Saray personeline ve kabineye yönelik samimiyetsiz bir şekilde kurgulanmış bir karalama yazısıdır" ifadelerini kullandı.
Beyaz Saray Özel Kalemi, makaledeki birçok ifadenin bağlamından koparıldığını ve yazının bilinçli olarak "Trump'ın kabinesinin eksik yönlerini anlatıyormuş" gibi sunulduğunu iddia etti. Wiles, "Gerçek şu ki Trump ile onun yönetimindeki Beyaz Saray, 11 ayda diğer başkanların 8 yılda başardıklarından daha fazlasını başardı" diyerek, ekibin çalışmalarına devam edeceğini vurguladı. Ancak Wiles'ın, kendisine atfedilen spesifik yorumları doğrudan yalanlamaması dikkat çekti.
Tartışmalar Sürüyor
Olay, ABD medyası ve siyasi çevrelerinde geniş yankı buldu. Vanity Fair dergisinin yayını ile Wiles'ın tepkisi arasındaki çelişki, Trump yönetimi içindeki dinamiklere ve basınla ilişkilere dair soru işaretlerini beraberinde getirdi. Kamuoyu, hem röportajdaki iddiaları hem de Wiles'ın sonradan gelen açıklamalarını değerlendirmeye devam ediyor. Bu durum, Beyaz Saray içi iletişim ve kabine üyelerine yönelik iç değerlendirmeler konusunda yeni spekülasyonlara yol açtı.
