Uluslararası piyasalarda Brent petrolün varil fiyatı, bir dizi faktörün etkisiyle 63,03 dolar seviyesinde işlem görüyor. Petrol fiyatlarındaki gerilemede, ABD'den gelen zayıf talep sinyalleri, Washington'ın Rus petrol şirketi Lukoil'e yönelik yaptırımlarında yumuşama içeren bir adım atması ve Rusya-Ukrayna savaşındaki barış müzakerelerine dair belirsizlikler etkili oldu.
ABD'den Gelen Veriler Piyasayı Şaşırttı
ABD Enerji Enformasyon İdaresi'nin (EIA) açıkladığı son veriler, piyasa beklentilerinin tam aksine bir tablo ortaya koydu. Verilere göre, ülkedeki ticari ham petrol stokları geçtiğimiz hafta yaklaşık 600 bin varil artış göstererek 427,5 milyon varil seviyesine yükseldi. Piyasa analistleri ise stoklarda yaklaşık 1,9 milyon varillik bir azalış bekliyordu.
Stok verilerindeki bu beklenmedik artışa ek olarak, ticari stoklara dahil olmayan stratejik petrol rezervleri de 300 bin varil artarak 411,7 milyon varile ulaştı. Aynı dönemde ABD'nin benzin stokları da 4,5 milyon varillik önemli bir artışla 214,4 milyon varil oldu. Ülkenin günlük ortalama ham petrol üretimi ise 1.000 varil artışla 13 milyon 815 bin varile çıktı.
Bu veri seti, dünyanın en büyük petrol tüketicisi konumundaki ABD'de üretimin artmasına rağmen talebin zayıf kaldığı algısını güçlendirdi ve petrol fiyatları üzerinde aşağı yönlü bir baskı oluşturdu.
Lukoil Yaptırımlarında Teknik İstisna ve Barış Süreci Belirsizliği
Fiyatlara yönelik bir diğer baskı unsuru ise ABD Hazine Bakanlığı'nın Rus petrol devi Lukoil'e yönelik kararı oldu. Washington, yaptırım listesindeki şirketin Rusya dışındaki akaryakıt operasyonlarına geçici olarak izin veren teknik bir istisna tanıdı. Bu hamle, küresel arzla ilgili endişeleri hafifleterek piyasalarda rahatlama etkisi yarattı ve fiyatların gerilemesine katkıda bulundu.
Öte yandan, Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin barış görüşmelerindeki belirsizlik de fiyatlamada etkili oldu. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Hindistan ziyareti öncesinde India Today'e verdiği röportajda, savaşın ancak "Moskova'nın savaş başlamadan önce belirlediği hedeflere ulaşması halinde sona ereceğini" ifade etti. Putin, 2 Aralık'ta ABD Başkanı Donald Trump'ın özel temsilcisi Steve Witkoff ve damadı Jared Kushner ile yaptığı görüşmenin faydalı geçtiğini ve barış planındaki tüm maddelerin ele alındığını belirterek, Trump'ın barış için samimi çaba gösterdiğini söyledi.
Bu açıklamalar, diplomatik kanalların canlı kaldığı ve çatışmanın daha geniş bir krize dönüşme riskinin kontrol altında tutulabileceği algısını güçlendirdi. Bu durum, petrol piyasalarında fiyatlara yansıyan jeopolitik risk priminin azalmasına yol açarak yeni bir düşüş baskısı oluşturdu.
Teknik Görünüm ve Piyasa Beklentileri
Piyasa analistleri, Brent petrol için teknik analizde 68,56 dolar seviyesini önemli bir direnç, 58,50 dolar seviyesini ise kritik bir destek bölgesi olarak takip ediyor. Önümüzdeki dönemde, ABD'den gelecek enerji verileri, küresel talep projeksiyonları ve Rusya-Ukrayna savaşındaki diplomatik gelişmelerin petrol fiyatlarının yönünü belirlemede belirleyici olması bekleniyor.
