Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin enflasyonla mücadelesinde önemli bir eşiğe yaklaşıldığını duyurdu. Yılmaz, Ocak ayı enflasyon verileriyle birlikte tüketici fiyat endeksinin 20'li rakamlara gerileyeceğini müjdeledi.
Enflasyon Hedefleri ve Ekonomik Büyüme
Cevdet Yılmaz, 'Türkiye Ahilik Buluşması Ahi Esnaf Beratı Takdim Töreni'nde yaptığı konuşmada ekonomiye dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Yılmaz'ın açıklamalarına göre, Türkiye'nin 2025 yılını yaklaşık yüzde 30 enflasyonla kapatması bekleniyor. Ancak önümüzdeki yıl için hedefler daha iddialı.
Yılmaz, "İnşallah bu yılı 30 civarında bir enflasyonla kapatacağız. Ocak ayı enflasyon rakamıyla birlikte enflasyonda 20'li rakamları göreceğiz" ifadelerini kullandı. Yetkili, 2026 sonu için hedefin yüzde 20'nin altı, 2027 için ise tek haneli enflasyon olduğunu vurguladı.
Enflasyondaki düşüş trendine dikkat çeken Yılmaz, geçen yıl mayıs ayında yüzde 75.5 seviyesinde zirve yapan enflasyonun şu anda yüzde 31 civarında olduğunu, böylece 44 puandan fazla bir düşüş kaydedildiğini belirtti.
Esnafa Destek ve 2026 Bütçesi
Konuşmasında esnaf ve sanatkârların önemine de değinen Cumhurbaşkanı Yardımcısı, bu kesimin sayısının 2 milyon 275 bine ulaştığını hatırlattı. Yılmaz, devletin esnafı hiçbir dönemde yalnız bırakmadığını ve 2026 yılı bütçesinde de esnafa yönelik destek ödeneğinin yer aldığını açıkladı.
"Geçenlerde bütçemiz Meclisimizden geçti. Yine esnafımıza desteklerle ilgili ödeneği bütçemize koyduk" diyen Yılmaz, bütçenin hayırlı ve bereketli olmasını diledi.
Küresel Belirsizlikler ve Türkiye'nin Konumu
Cevdet Yılmaz, değerlendirmelerinde küresel ekonomik ortama da yer verdi. Pandemi sonrası dünyanın halen toparlanma sürecinde olduğunu ifade eden Yılmaz, ilginç bir karşılaştırma yaptı.
Yılmaz'ın verdiği bilgiye göre, pandemi öncesi dünya ekonomisi 100 birim kabul edildiğinde, bugün bu rakam 115 birime ulaşmış durumda. Aynı dönemde (2020-2024) Türkiye ekonomisi ise 100 birimden 130 birimin üzerine çıktı. Yılmaz, "Bu öyle kolay bir iş değil" diyerek, dünyadaki koşullar dikkate alınmadan Türkiye ekonomisi hakkında yapılan yorumların hakkaniyetli olmadığını savundu.
ABD ve Çin arasındaki ekonomik rekabete, tarife savaşlarına ve uluslararası kuralların zayıflamasına dikkat çeken Yılmaz, "O eski 'liberal', 'serbest' dedikleri dünya artık yok, giderek zayıflıyor" tespitinde bulundu.
Büyüme ve Depremin Ekonomik Etkisi
Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Türkiye'nin zorlu küresel koşullara ve büyük afetlere rağmen büyümeye devam ettiğinin altını çizdi. 14 milyon kişiyi etkileyen deprem felaketinin ardından, sadece deprem bölgesinin ihyası ve inşası için son 3 yılda 90 milyar dolar harcama yapıldığını açıkladı.
Bu zorluklara rağmen Türkiye ekonomisinin 2025 yılında en az yüzde 3.3 büyüme kaydedeceğini belirten Yılmaz, ilk 9 aylık büyümenin yüzde 3.7 olduğunu hatırlattı. İstihdamın da artmaya devam ettiğini sözlerine ekledi.
Yılmaz, nominal dolar bazında Türkiye'nin dünyanın 16'ncı büyük ekonomisi olacağını, satın alma gücü paritesine göre ise 11'inci sıraya yükseleceğini ifade etti. Enflasyonla mücadelenin hükümetin önceliği olduğunu vurgulayan Yılmaz, vatandaşı aldatmayan, gerçekçi politikalar izleyerek kalıcı sosyal refah sağlamayı amaçladıklarını söyledi.