Nevşehir'in Göreme beldesinde, turistlere kendi kendine öğrendiği dokuz farklı yabancı dille Kapadokya'nın güzelliklerini anlatan bir restoran çalışanı, bölgenin gönüllü tanıtım elçisi haline geldi. Cemalettin Yavuz'un hikayesi, azim ve merakla neler başarılabileceğinin canlı bir kanıtı olarak dikkat çekiyor.
Ortaokul Mezunundan 9 Dil Bilen Rehbere Uzanan Yol
Cemalettin Yavuz, yabancı dil merakının ortaokul yıllarında başladığını belirtiyor. İngilizce öğrenmeye bu dönemde başlayan Yavuz, dil becerilerini geliştirmek için henüz 14 yaşındayken önce Avanos'a, daha sonra da uluslararası turist akınına uğrayan Göreme'ye yerleşme kararı aldı. Burada çeşitli işlerde çalışarak hayatını kazanan Yavuz, önce İngilizcesini ileri seviyeye taşıdı, ardından da tek tek yeni diller öğrenmeye koyuldu.
Yavuz, "Ortaokuldan beri yabancı dile merak saldım. Ortaokul mezunuyum, daha sonra turistler ile konuşmak ilgimi çekti. Şu anda da 9 yabancı dil biliyorum. Elimden geldiği kadar da turistlere yardımcı oluyorum" diyerek süreci özetliyor. Yavuz'un öğrendiği diller arasında Almanca, İtalyanca, Fransızca, Portekizce, İspanyolca, Korece, Japonca ve Flamanca bulunuyor.
Boş Zamanlarında Gönüllü Turist Rehberliği Yapıyor
Bir restoranda garson olarak çalışan Cemalettin Yavuz, boş zamanlarını da değerlendiriyor. Göreme'nin sokaklarında gezen turistlerle sohbet ederek onlara bölgeyi tanıtıyor, yardıma ihtiyaç duydukları konularda destek oluyor. Bu tutumuyla adeta bölgenin gönüllü tanıtım elçiliğini üstlenmiş durumda. Yavuz, aynı zamanda gençlere örnek olmayı da hedefliyor.
Turistlerden Tam Not Aldı
Yavuz'un bu samimi ve bilgili yaklaşımı, dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerden büyük takdir topluyor. Kendisiyle sohbet etme fırsatı bulan Çinli turist Rıver Jeremy, "Kapadokya'yı çok sevdik. 9 dil bilen birisi ile de karşılaşmak da bizi mutlu etti" ifadelerini kullandı.
Kolombiyalı turist Constanza Castro ise oldukça etkilendiğini şu sözlerle dile getirdi: "Kapadokya ve Türkiye çok güzel. Sadece dünyayı dolaşan insanlar bu kadar yabancı dil konuşabilir. Siz kendi kendinize öğrenmişsiniz. Bunu sadece bilge insanlar yapabilir."
Cemalettin Yavuz'un hikayesi, kişisel azmin ve turizme olan içten katkının çarpıcı bir örneği olarak hem yerel halka hem de ziyaretçilere ilham veriyor.