Türkiye, Mısır, Endonezya, Ürdün, Pakistan, Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) dışişleri bakanları, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki Filistinli sakinleri Mısır'a nakletme niyetini açığa vuran açıklamalarına karşı ortak bir duruş sergiledi. Bakanlar, bu tür bir zorunlu yer değiştirme girişimini kesin bir dille reddetti.
Refah Sınır Kapısı Açıklamaları Endişe Yarattı
Yapılan ortak açıklamada, İsrail'in Refah Sınır Kapısı'nı tek yönlü olarak açarak Gazze halkını Mısır'a nakletmeyi amaçlayan ifadelerinin derin endişe kaynağı olduğu vurgulandı. Bakanlar, Filistin halkını tarihi topraklarından çıkarma yönündeki her türlü girişimi şiddetle kınadıklarını bildirdi.
"Trump Planı"na Tam Uyum Çağrısı
Açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump'ın önerdiği barış planının tüm hükümleriyle uygulanmasının önemine dikkat çekildi. Bu kapsamda, planın Refah Sınır Kapısı'nın iki yönde de açık tutulması, halkın hareket özgürlüğünün güvence altına alınması ve Gazzelilerin topraklarından ayrılmaya zorlanmaması gerektiği belirtildi. Aksine, Filistinlilerin kendi vatanlarında kalarak yeniden yapılanma sürecine katılmaları ve insani koşullarının iyileştirilmesi için uygun ortamın yaratılması istendi.
Bakanlar, Trump'ın bölgede barışı sağlama çabalarını takdir ettiklerini ancak "Trump Planı"nın gecikme ya da engelleme olmaksızın tam olarak uygulanmasının güvenlik, barış ve bölgesel istikrarın temeli olduğunu ifade etti. Ateşkesin sürdürülmesi, sivillerin acılarının hafifletilmesi, Gazze'ye insani yardımların engelsiz ulaştırılması ve Filistin Yönetimi'nin Gazze'deki sorumluluklarını yeniden üstlenebilmesi için gerekli koşulların oluşturulması çağrısı yapıldı.
İki Devletli Çözüm ve Uluslararası Meşruiyet Vurgusu
Son olarak, sekiz ülkenin dışişleri bakanları, BM Güvenlik Konseyi'nin 2803 sayılı kararı da dahil olmak üzere ilgili tüm kararların tam uygulanması için ABD ve diğer bölgesel ve uluslararası taraflarla çalışmaya ve koordine olmaya hazır olduklarını teyit etti. Yapılan çabaların, uluslararası meşruiyet çerçevesinde, 4 Haziran 1967 sınırları içinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin Devleti'nin kurulmasına hizmet etmesi gerektiğinin altı çizildi. Bu hedef, adil, kapsamlı ve kalıcı bir barışın sağlanması için tek yol olarak sunuldu.