ABD'nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, Türkiye'nin F-35 programına dönüşünün önündeki en büyük engel olarak görülen S-400 hava savunma sistemi kriziyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Birleşik Arap Emirlikleri'nin başkenti Abu Dabi'de konuşan Barrack, Türkiye'nin Rusya'dan satın aldığı S-400'leri kullanmadığını ve konuyla ilgili birçok sorunu çözdüğünü ifade etti.
F-35 Yolunda Kritik Mesaj: "Sorunlar Çözülüyor"
Büyükelçi Barrack'ın açıklamaları, 2019 yılında Türkiye'nin F-35 programından çıkarılmasına neden olan krizde bir yumuşamaya işaret ediyor. Barrack, "Bu sorunların önümüzdeki dört ila altı ay içinde çözüleceğine inanıyorum" dedi. Türkiye'nin Rus sisteminden kurtulmaya yaklaşıp yaklaşmadığı yönündeki bir soruya ise net bir şekilde "Evet" yanıtını verdi.
Bu açıklama, geçtiğimiz eylül ayında Beyaz Saray'da gerçekleşen ve Başkan Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı zirvede başlayan olumlu havayı pekiştirdi. O görüşmede Trump da F-35'lerin Türkiye'ye tedariki konusuna olumlu yaklaşmıştı.
S-400'ler 'Kullanım Dışı' ve Süreç İlerliyor
Barrack'ın altını çizdiği en kritik nokta, Türkiye'nin sahip olduğu S-400 sistemlerinin fiilen "kullanım dışı" olduğu yönündeki tespiti oldu. Bu durum, ABD'nin en büyük endişesi olan, NATO'nun en gelişmiş savaş uçağı F-35'lerin, Rus yapımı bir hava savunma sistemi tarafından incelenebilme ve sistem bilgilerinin sızdırılabilme riskini büyük ölçüde azaltıyor.
Diplomatik kaynaklar, Barrack'ın bu açıklamalarıyla, teknik ve siyasi müzakerelerde kayda değer bir ilerleme sağlandığının kamuoyuna duyurulduğunu belirtiyor. Sürecin, önümüzdeki 4-6 aylık periyotta nihai bir çözüme kavuşturulması hedefleniyor.
İsrail-Türkiye Gerilimi İçin 'Retorik' Yorumu
ABD Büyükelçisi, Abu Dabi'deki değerlendirmelerinde Türkiye-İsrail ilişkilerine de değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu arasındaki sert söylemlerin "sadece retorik" olduğunu savunan Barrack, iki ülkenin bir noktada ilişkilerini düzelteceğine olan inancını dile getirdi.
Hatırlatmak gerekir ki, Türkiye, İsrail'in Gazze'deki operasyonlarının en sert eleştirmenlerinden biri. 7 Ekim'den bu yana Erdoğan, İsrail'i "soykırım" yapmakla suçlarken, Netanyahu da Kudüs konusundaki bir konuşmasında Erdoğan'a sert yanıt vermişti. İsrail'in ateşkes ihlalleri ve Gazze'ye insani yardım girişini kısıtlamaya devam etmesi, gerilimi tırmandıran başlıca unsurlar arasında yer alıyor.
Tom Barrack'ın açıklamaları, Türkiye-ABD stratejik ilişkisinde uzun süredir kangren haline gelen F-35 ve S-400 dosyasında somut bir ilerleme kaydedildiğini gösteriyor. Önümüzdeki aylar, iki müttefik ülke arasında savunma işbirliğinin yeniden tesis edilip edilemeyeceğini gösterecek.
