Netanyahu'nun Trump Görüşmesi: Türkiye'ye Karşı Çıkış ve Gaza Planları
Netanyahu-Trump Görüşmesinde Türkiye'ye Karşı Çıkış

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ABD Başkanı Donald Trump ile yapacağı kritik görüşmenin detayları belli olmaya başladı. 28 Aralık 2025 Pazartesi günü saat 22.30'da Florida'daki Mar-a-Lago malikanesinde gerçekleşmesi planlanan buluşmada, bölgesel dengeleri etkileyecek önemli başlıklar masaya yatırılacak.

Görüşmenin Kritik Gündem Maddeleri

İsrail basınına yansıyan bilgilere göre Netanyahu, görüşmede üç ana konuya odaklanacak. Bunların başında Gaza'da ateşkesin ikinci aşamasının şartları geliyor. İkinci önemli başlık ise bölgede kurulması planlanan uluslararası istikrar gücünün yapısı olacak. Bu noktada, İsrail liderinin özellikle Türkiye'nin söz konusu barış gücüne dahil edilmesine şiddetle karşı çıkması bekleniyor.

Üçüncü ve bir diğer kritik madde ise Suriye konusu. Netanyahu'nun, Suriye için silahsızlandırma ve özel güvenlik şartlarını ABD yönetimine ileteceği ifade ediliyor. Bu taleplerin, bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendirebilecek nitelikte olduğu değerlendiriliyor.

Ziyaret Öncesi Diplomatik Hazırlıklar ve Güvenlik Önlemleri

Netanyahu'nun ABD'ye hareketi öncesinde diplomatik temaslar da hız kazandı. İsrail Başbakanı'nın, Trump ile görüşmeden önce ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya gelmesi planlanıyor. İsrail basını, ülkeyi ilgilendiren diplomatik ve güvenlik başlıklarının Trump ve Rubio arasında paylaştırılacağını bildiriyor.

Görüşmenin seyrine bağlı olarak, haftanın ilerleyen günlerinde ikinci bir Trump-Netanyahu buluşmasının da gündeme gelebileceği belirtiliyor.

Olağandışı Uçuş Rotası ve Tutuklama Endişesi

Netanyahu'nun Florida'ya seyahati de sıra dışı güvenlik önlemleri altında gerçekleşecek. "Wing of Zion" adlı özel uçakla seyahat edecek olan İsrail Başbakanı'nın, uluslararası tutuklama kararlarını uygulayabilecek ülkelerden kaçınmak amacıyla alışılmadık derecede uzun bir rota izleyeceği öğrenildi.

Bu olağandışı rotanın, acil bir iniş ihtimaline karşı alınan bir tedbir olduğu ifade ediliyor. Güvenlik gerekçesiyle basın mensuplarının uçağa alınmayacağı, heyetin bir bölümünün ise ticari uçuşlarla ABD'ye gideceği aktarılan diğer detaylar arasında.

Sonuç olarak, 28 Aralık'taki bu zirve, yalnızca İsrail-ABD ilişkilerini değil, Türkiye'nin bölgesel rolünü ve tüm Ortadoğu'daki güç dengelerini doğrudan etkileyecek önemli bir dönüm noktası olmaya aday görünüyor.