ABD Dışişleri Bakanı Rubio, Suudi Arabistanlı Mevkidaşı ile Yemen Krizi ve BAE Gerilimini Görüştü
Rubio, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı ile Telefonda Görüştü

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan Al Suud ile önemli bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. İki üst düzey diplomatın görüşmesinin ana gündem maddesini, Yemen'deki son askeri gelişmeler ve Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasında tırmanan gerilim oluşturdu.

Görüşmenin Arka Planı: Mukalla Bombardımanı

Diplomatik temas, Yemen'in önemli liman kenti Mukalla'nın, Suudi Arabistan liderliğindeki koalisyon güçleri tarafından bombalanmasının ardından geldi. Koalisyon, bu saldırıyı, BAE'den gelen iki geminin ayrılıkçı gruplara silah sevkiyatı yaptığı gerekçesiyle gerçekleştirdiğini açıklamıştı.

Olaylar, geçtiğimiz cumartesi ve pazar günleri yaşandı. BAE'nin Fucayra Limanı'ndan yola çıkan iki gemi, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonun Ortak Kuvvetler Komutanlığı'ndan resmi izin almadan Mukalla Limanı'na giriş yaptı. İddialara göre gemiler, takip sistemlerini devre dışı bırakmıştı.

Gemilerin, Hadramut ve El-Mahra bölgelerindeki Güney Geçiş Konseyi güçlerini desteklemek amacıyla büyük miktarda silah ve savaş aracı indirdiği belirtiliyor. Bu olay, koalisyon ortakları Suudi Arabistan ile BAE arasındaki görünür gerilimi iyice su yüzüne çıkardı.

BAE'nin Konumu ve Bölgesel Dengeler

BAE Savunma Bakanlığı, daha önce yaptığı bir açıklamada, Yemen'deki askeri varlığını 2019'da sonlandırdığını ve ülkede kalan tek birimler olan terörle mücadele ekiplerinin de gönüllü olarak görevlerine son verdiğini duyurmuştu. Ancak son gelişmeler, BAE'nin bölgedeki etki arayışının farklı kanallarla sürdüğü yönündeki analizleri güçlendiriyor.

Rubio ile Prens Faysal'ın görüşmesinde, bu olayın ışığında Suudi Arabistan-BAE ilişkilerindeki gerilim, bunun bölgesel güvenlik ve istikrara olası etkileri derinlemesine ele alındı. İki bakan, Yemen'deki karmaşık durum ve istikrarın nasıl sağlanabileceği konularını da masaya yatırdı.

Sonuç ve Diplomatik Manzara

ABD'nin üst düzeydeki bu diplomatik müdahalesi, Yemen'deki iç savaşta kritik bir dönemde yaşanan müttefikler arası krize dikkat çekiyor. Washington, geleneksel olarak her iki Körfez ülkesiyle de yakın ilişkilerini sürdürürken, bu anlaşmazlığın bölgedeki terörle mücadele çabalarını ve İran'a karşı oluşturulan cepheyi zayıflatmasından endişe duyuyor.

Görüşme, ABD'nin bölgedeki aktif diplomasi rolünü sürdürdüğünü ve müttefikleri arasında arabuluculuk yaparak istikrarı korumayı hedeflediğini gösteriyor. Yemen'deki insani kriz ve süregelen çatışmalar, uluslararası toplumun müdahalesini gerektiren acil bir sorun olmayı sürdürüyor.