İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Gazze'deki ateşkes sürecine ilişkin yaptığı son değerlendirmede, bölgeden çekilmeyeceklerini ve bir güvenli tampon bölge kuracaklarını ilan etti. Katz, Batı Şeria için de daha önce ifade ettiği fiili ilhak politikasının arkasında olduklarını teyit ederek, bölgede fiili egemenlik kuracaklarını ve bunun İsrail politikasının temelini oluşturduğunu vurguladı.
Şiddet Politikası ve Demografik Değişim Hedefi
7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de devam eden ve uluslararası kamuoyunda büyük tepki toplayan operasyonlarda, İsrail ordusunun 71 binden fazla Filistinliyi öldürdüğü, 171 binden fazlasını yaraladığı ve Gazze'nin yüzde 90'ını yerle bir ettiği belirtiliyor. Bu sürece paralel olarak Batı Şeria'da da şiddet ve baskı politikaları tırmanışa geçti.
İşgal güçlerinin baskın, yağma, tutuklama ve öldürme eylemleriyle şekillenen bu şiddet ortamı, İsrail hükümetindeki aşırı sağcı bakanların hazırladığı yasa tasarılarıyla tam ilhak sürecine evrildi. Bu yılın başında Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin, Tulkerim ve Tubas kentleri ile çevresindeki kamplarda gerçekleştirilen kapsamlı askeri operasyonlarda, 40 binden fazla Filistinli evlerinden çıkarıldı ve yüzlerce ev yıkıldı.
Yerleşimci Şiddeti ve Geçim Kaynaklarının Yok Edilmesi
İsrail ordusunun koruması altında hareket eden Yahudi yerleşimci gruplar, Filistinlilere ait köylere, tarım arazilerine ve kentlere saldırarak yakıp yıkıyor. Aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir'in çıkardığı yasalar, bu yerleşimcilerin daha rahat hareket etmesini sağlayarak fiili bir yerleşimci egemenliği durumu yarattı.
Demografik yapıyı değiştirmeyi hedefleyen bu politikanın bir parçası olarak, Filistin halkının temel geçim kaynağı olan zeytin tarlarına yönelik saldırılar dikkat çekiyor. Filistin Tarım Bakanlığı'nın açıklamasına göre, İsrail güçleri bir hafta içinde Batı Şeria'da, çoğunluğu zeytin ağacı olmak üzere 8 binden fazla ağacı kökünden söktü. Tahmini zararın yaklaşık 7 milyon dolar olduğu belirtildi.
Bakanlık raporunda ayrıca, 13 su kuyusu ve bir tarım odasının yıkıldığı, sulama şebekelerine zarar verildiği, pompaların çalındığı, 82 arı kovanının imha edildiği ve çeşitli bölgelerde koyunların zehirlendiğinin belgelendiği ifade edildi.
Yasa Dışı Yerleşimlerin Genişletilmesi ve Son Olay
İsrail, Batı Şeria'da yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerini artırarak ve mevcut yerleşimleri genişleterek demografik değişimi kalıcı hale getirmeyi planlıyor. Uluslararası hukuka göre yasa dışı sayılan bu yerleşimlerde, Batı Şeria'da 451 bin, Doğu Kudüs'te ise yaklaşık 230 bin İsrailli yaşıyor. Ekim ayından beri 19 yeni yerleşim yeri için onay veren İsrail, dün de Nablus'ta bir Yahudi yerleşimini genişletme kararı aldı.
Oluşan fiili ilhak ortamında hesapsızca hareket eden yerleşimci gruplar, geçtiğimiz günlerde Ramallah'ın doğusundaki Deyr Cerir'de namaz kılan bir Filistinlinin üzerine araçlarını sürdü. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, İsrail ordusunda yedek asker olduğu bildirilen bir kişinin, ATV'siyle Filistinliyi ezdiği, ardından otomatik silah taşıyarak olaya müdahale etmek isteyen bir taksi şoförüne saldırdığı görüldü.
İsrail yönetiminin açıklamaları ve sahada yaşananlar, bölgede kalıcı bir işgal ve demografik dönüşüm politikasının kararlılıkla sürdürüldüğünü gösteriyor.
