İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik kapsamlı soruşturmanın iddianamesi tamamlandı. 19 Mart'ta düzenlenen operasyonla başlayan soruşturmanın 3809 sayfalık iddianamesi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından mahkemeye sunuldu.
İddianamede Çarpıcı İsimlendirme
İddianamede dikkat çeken ifadeler yer alıyor. İstanbul'u 'ahtapot gibi saran' ve CHP'yi dizayn eden yapı 'İmamoğlu Çıkar Amaçlı Suç Örgütü' olarak adlandırıldı. Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise 'örgütün kurucusu' ve 'elebaşı' olarak tanımlandı.
Toplam 407 şüphelinin yer aldığı iddianamede, 105'i tutuklu, 5'i ise 'müşteki şüpheli' statüsünde bulunuyor. İmamoğlu için istenen hapis cezası 828 yıl 2 aydan başlayarak 2 bin 352 yıla kadar uzanıyor.
Soylu'dan Önemli Açıklamalar
Eski İçişleri Bakanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, iddianameye ilişkin sosyal medya hesabından değerlendirmelerde bulundu. Soylu, 'Hukuk, siyasetin haysiyetini korumuştur' vurgusu yaparak, iddianamenin önemine dikkat çekti.
Soylu'nun açıklamalarında öne çıkan başlıklar şunlar oldu:
- Partilerin hile, entrika, yolsuzluk ve suç gelirleriyle ele geçirilmesinin önüne geçildi
- Seçim iradesinin dış operasyonlarla devre dışı bırakılma riski bertaraf edildi
- 15 Temmuz benzeri bir girişimin farklı yöntemlerle tamamlanmaya çalışıldığı iddiası
- Sandığın siyasette nihai karar mercii olduğunun altı çizildi
Demokrasi Vurgusu
Soylu, milletin yönetme ve denetleme yetkisini sandık aracılığıyla siyasetçiye devrettiğini belirtti. Dünyanın birçok yerinde sermayenin siyaseti yönlendirmeye çalıştığını, ancak halk egemenliğinin güçlü olduğu yerlerde bunun mümkün olmadığını savundu.
'Milletin iradesine, sandığın namusuna ve siyasetin meşruiyetine uzanan her el kırılır' diyen Soylu, tüm siyasetçilere olup biteni bu perspektiften değerlendirmeleri çağrısında bulundu.
İddianamenin, siyaseti sermaye, para gücü ve dış bağlantılarla esir almak isteyen yapılara karşı siyasetin 'haysiyetini' koruduğu ifade edildi. Süleyman Soylu, hukukun bu süreçte devreye girerek 'siyaseti ve milli iradeyi ahtapot gibi sarmaya çalışan yapının kollarını kestiğini' belirtti.