ABD yönetimi, Lübnan ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) arasında imzalanan tartışmalı deniz yetki alanları anlaşmasının ardından dikkat çeken bir adım attı. Washington, Lübnan'a 90,5 milyon dolar değerinde askeri araç satışını resmen onayladı.
Satışın Detayları ve Gerekçesi
6 Aralık 2025 tarihinde yapılan açıklama, ABD Savunma Bakanlığı'na bağlı Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı (DSCA) tarafından duyuruldu. Satış kapsamında, Lübnan Silahlı Kuvvetleri'ne orta sınıf taktik araçlar ve bu araçlarla ilgili çeşitli ekipmanlar tedarik edilecek.
DSCA'nın yaptığı açıklamada, bu satışın amacının, Lübnan'ın mevcut ve gelecekteki güvenlik tehditleriyle başa çıkma kapasitesini güçlendirmek olduğu vurgulandı. Açıklamada, satışın aynı zamanda ülkenin terörle mücadele operasyonlarını daha etkin bir şekilde yürütebilmesine olanak sağlayacağı ifade edildi.
ABD'nin Bölge Politikasındaki Yeri
ABD yetkilileri, bu satışın Washington'ın dış politika ve ulusal güvenlik hedeflerini desteklediğini belirtti. Lübnan'ın, "Orta Doğu'da siyasi istikrar ve ekonomik ilerleme için önemli bir ortak" olarak konumlandırıldığı aktarıldı. Bu hamle, bölgedeki geleneksel müttefiklik ilişkileri çerçevesinde değerlendiriliyor.
Satış kararının, Lübnan'ın GKRY ile münhasır ekonomik bölge (MEB) sınırlandırma anlaşması imzalamasının hemen sonrasında gelmesi ise dikkatleri üzerine çekti. Söz konusu anlaşma, bölgedeki diğer aktörlerden ve özellikle Türkiye'den tepki almıştı.
Olası Bölgesel Etkiler ve Sonuçlar
Uzmanlar, ABD'nin bu satışıyla, Lübnan'daki etkisini korumayı ve ülkenin güvenlik aparatını güçlendirmeyi hedeflediğini öne sürüyor. Lübnan Silahlı Kuvvetleri'nin kapasite artırımı, ülkenin iç istikrarı ve bölgesel dengeler açısından önemli görülüyor.
Bu gelişme, Doğu Akdeniz'deki güç dinamiklerini ve enerji rekabetini de doğrudan ilgilendiriyor. GKRY-Lübnan anlaşması sonrası gerilim yaşanan bölgede, ABD'nin bu tür bir askeri destek sağlaması, ilişkilerin seyrini etkileyebilecek bir faktör olarak öne çıkıyor.
Sonuç olarak, 90,5 milyon dolarlık askeri satış, ABD'nin Lübnan'a verdiği desteğin somut bir göstergesi olarak kayıtlara geçti. İlerleyen günlerde bu hamlenin bölgesel diplomasi ve güvenlik denkleminde nasıl bir karşılık bulacağı merakla takip edilecek.