İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından Silivri'de bulunan ve göçmen kuşlar için önemli bir yaşam alanı olan Mavi Göl'de yapılan temizlik çalışması, büyük bir çevre felaketine yol açtı. Yapılan müdahale, göldeki doğal yaşamı adeta yok etti ve çevrecilerin büyük tepkisini çekti.
Müdahale Sonrası Gelen Tepkiler
Çevre gönüllüleri ve bölge sakinleri, İBB ekiplerinin göl çevresindeki sazlıkları ve bitki örtüsünü iş makineleri ile tamamen temizlediğini belirtti. Bu durum, özellikle bahar aylarında buraya yuva yapan göçmen kuşların yaşam alanlarının ortadan kalkması anlamına geliyor. Mavi Göl, geçmişte flamingolar başta olmak üzere onlarca kuş türüne ev sahipliği yapan bir sulak alandı.
Konuyla ilgili açıklama yapan çevre aktivistleri, yapılan işlemin bir temizlik değil, doğrudan bir tahribat olduğunu vurguladı. Sazlıkların, kuşlar için sadece yuva alanı değil, aynı zamanda beslenme ve saklanma bölgesi olduğunun altı çizildi. Buradaki ekosistemin bir bütün olduğu ve bir parçasına yapılan müdahalenin tüm dengeyi bozduğu ifade edildi.
İBB'nin Açıklaması ve Çelişkiler
İBB yetkilileri ise yapılan çalışmanın, gölün su kalitesini iyileştirmek ve çevre düzenlemesi yapmak amacı taşıdığını öne sürdü. Ancak, çevreciler bu açıklamayı yeterli bulmuyor. Yapılanın, "düzenleme" değil, "tahribat" olduğunu ve iş makineleriyle yapılan müdahalenin geri dönüşü çok zor bir süreci başlattığını savunuyorlar.
Bölgede inceleme yapan uzmanlar, sazlıkların ve bitki örtüsünün kaldırılmasının, gölün ekolojik işlevini büyük ölçüde kaybetmesine neden olacağı konusunda uyarıda bulunuyor. Bu tür sulak alanların, sadece kuşlar için değil, aynı zamanda bölgenin su dengesi ve biyolojik çeşitliliği için de hayati öneme sahip olduğu biliniyor.
Geri Dönüş Mümkün mü?
Yaşanan tahribatın ardından akıllara, bu durumun telafi edilip edilemeyeceği sorusu geliyor. Doğal yaşam alanlarının bu şekilde hızla yok edilmesinin, onarılması uzun yıllar alacak sonuçlar doğurduğu ifade ediliyor. Çevre örgütleri, İBB'yi bu tür çalışmaları yapmadan önce mutlaka çevre etki değerlendirmesi (ÇED) yapmaya ve uzman görüşü almaya çağırıyor.
Olay, kent içindeki doğal alanların korunması ve belediyelerin çevreye yönelik projelerdeki sorumluluğu konusunu bir kez daha gündeme getirdi. Mavi Göl'deki durum, benzeri alanların da aynı akıbete uğramaması için bir uyarı niteliği taşıyor. İstanbul gibi betonlaşmanın yoğun olduğu bir metropolde, kalan son doğal yaşam alanlarının korunmasının önemi bir kez daha anlaşılmış oldu.
