Tam da dedikodu mevsiminde, futbol dünyamızda gerçekten değerli bir haber var. Beşiktaş'ın başında yıllardır soluk kesen bir performans sergileyen Okan Buruk, inanılmaz bir kilometre taşına ulaştı. Sanki dün gibi hatırlıyorum da, o ilk maçından bu yana nasıl da emin adımlarla ilerledi.
Kulübün Vodafone Park'taki tesislerinde düzenlenen özel bir tören... Ortamda hissedilen o samimi duygu, her şeyden öte bir aile buluşması havası yaratmıştı. Kulüp yöneticileri, teknik ekip üyeleri ve tabii ki oyuncular - hepsi oradaydı. İnsan "İşte bu yüzden futbol sadece futbol değil" diye düşünmeden edemiyor.
Yüz Rakamının Ardındaki Emek
Yüz galibiyet. Kulağa hoş geliyor, değil mi? Ama bu sayının arkasında yatan şeyler var: Sayısız antrenman saati, gece yarılarına kadar süren taktik toplantıları, kaybedilen maçların verdiği o iç burukluğu ve kazanılanların getirdiği tarifsiz mutluluk.
Okan Buruk konuşmasında hiçbir zaman "ben" demedi, hep "biz"den bahsetti. "Bu başarı sadece benim değil, tüm takımımın, teknik ekibimin ve inanılmaz destekçilerimizin eseridir" derken yüzündeki o mütevazi ifade gerçekten takdire şayandı. İnsan ister istemez "Acaba başka hangi teknik direktör böyle davranır?" diye düşünüyor.
Plaketin Sembolik Anlamı
Kendisine takdim edilen plaket sadece metal ve yazıdan ibaret değil elbette. Adeta bir ömür boyu süren futbol sevdasının, sayısız sabahın ve gecenin somutlaşmış hali. Beşiktaş armasının yanında "100. Galibiyet" yazısı - basit görünebilir ama anlamı derin.
Belki de en çarpıcı olanı, bu başarının sadece istatistiklerle sınırlı kalmaması. Taraftarların gözlerinde gördüğünüz o gurur, sokaklarda duyduğunuz coşku... İşte asıl zafer burada yatıyor bence.
Geleceğe dair sorulara gelince, Okan Hoca her zamanki gibi sakin ve kararlı: "Yolculuk devam ediyor, daha gidilecek çok yol var." Bu sözler aslında onun karakterini özetliyor - asla durmadan, sürekli ileriye bakan bir vizyon.
Beşiktaş camiası için bu an sadece bir kutlama değil, aynı zamanda geleceğe dair umutların yeşerdiği bir andı. Taraftarlar sosyal medyada zaten bayram etmeye başlamıştı bile - kimileri "Daha yüzlerce galibiyet bekliyoruz!" diye yazarken, kimileri de eski güzel günleri anımsıyordu.
Bu tür başarılar bana hep şunu düşündürür: Futbol aslında sayılardan ibaret değil. Sayılar gelip geçici ama insanların kalbinde bıraktığı izler kalıcı. Okan Buruk'un yüzüncü galibiyeti de işte o kalıcı izlerden birini temsil ediyor.
