İstanbul'da yaşayanları yakından ilgilendiren bir açıklama, ünlü yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür'den geldi. Görür, son günlerde gündeme gelen deprem tartışmalarına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu ve korkulan senaryonun şu an için geçerli olmadığını ifade etti.
Marmara'daki Fay Hareketliliği Ne Durumda?
Prof. Dr. Naci Görür, Marmara Denizi'ndeki fay segmentleri üzerine yapılan incelemeleri paylaştı. Yaptığı açıklamada, Marmara Denizi'nin içindeki fayların belirli segmentlere ayrıldığını ve bu parçaların farklı davranışlar sergilediğini belirtti. Özellikle orta segment olarak adlandırılan bölümün, en son 1766 yılında kırıldığı bilgisini verdi.
Görür'ün aktardığına göre, bu orta segment üzerinde ciddi bir stres birikimi bulunuyor. Ancak, son dönemde yaşanan sismik hareketlilik, beklenen büyük depremin habercisi olarak yorumlanamaz. Yaşanan küçük ölçekli depremler, fayın genel davranışı içinde normal kabul ediliyor.
"Yıkıcı Deprem Beklenmiyor" Açıklaması
Jeoloji uzmanı, en çok merak edilen soruya net bir yanıt verdi. "İstanbul'da yakın bir zamanda yıkıcı bir deprem olma ihtimali yok" ifadesini kullanan Görür, bu değerlendirmesini mevcut verilere dayandırdığını vurguladı. Ona göre, fay hatlarındaki enerji birikimi henüz kritik seviyeye ulaşmış değil.
Ancak, bu açıklamanın rehavete kapılma anlamına gelmediğinin altını çizdi. Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin asla unutulmaması gerektiğini söyleyen profesör, altyapı ve bina güçlendirme çalışmalarının kesintisiz sürdürülmesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı.
Uzmanlar Ne Diyor?
Konuyla ilgili diğer sismologlar da benzer görüşleri paylaşıyor. Genel kanı, Marmara Bölgesi'nde büyük bir depremin kaçınılmaz olduğu yönünde olsa da, bunun zamanlaması konusunda kesin bir tarih verilemeyeceği. Bilim insanları, deprem hazırlıklarının her koşulda eksiksiz yapılması gerektiği konusunda hemfikir.
Prof. Dr. Naci Görür'ün bu açıklaması, özellikle İstanbul'da yaşayan vatandaşlar için bir nebze olsun rahatlatıcı bir haber olarak yorumlandı. Fakat, uzmanların uyarıları doğrultusunda, deprem bilinci ve hazırlıklarının her zaman en üst seviyede tutulması gerekiyor.