İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, Kütahya'da düzenlenen bir panelde Türkiye'nin ekonomik ve sosyal gelişimine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 19 Aralık 2025 tarihinde, Kadim Konağı'nda gerçekleşen ve Küresel Araştırma Düşünce Merkezi (GRTC) Genel Kurulu kapsamındaki "Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü" başlıklı panelde konuşan Erdoğan, ülkenin son 25 yıldaki dönüşümünü rakamlarla ortaya koydu.
Ekonomik Büyüme ve Altyapıdaki Dev Adımlar
Bilal Erdoğan, konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde devletin hizmet noktasında çok önemli mesafeler kat edildiğini vurguladı. Bugün Türkiye'nin ulaşım, eğitim ve sağlık altyapısının birçok alanda Batı ülkeleriyle yarışır hale geldiğini, bazı konularda geride, bazılarında ise ileride olunduğunu ifade etti.
Ekonomik verilere de değinen Erdoğan, 25 yıl önce 200 milyar dolar olan milli gelirin, 2025 yılı sonu itibarıyla 1.6 trilyon dolara ulaştığını açıkladı. Bu rakam, ekonominin çeyrek asırda tam 8 kat büyüdüğünü gösteriyor. Kişi başına düşen milli gelirin ise 3 bin dolardan 18 bin dolara dayandığını belirten Erdoğan, bu artışla birlikte toplumun beklenti ve sorunlarının da değiştiğine dikkat çekti.
Güçlenen Ekonomi ve Sivil Toplum İlişkisi
Ekonomik olarak gelişen Türkiye'de sivil toplumun güçlenmesinin kaçınılmaz olduğunu söyleyen Bilal Erdoğan, geçmişte "Devlet Baba" anlayışıyla her şeyin devletten beklendiği bir toplum yapısından, gönüllülüğün ve sivil inisiyatifin arttığı bir modele geçildiğini anlattı.
Erdoğan, siyasetin artık güçlenen sivil toplumun yönlendirmesine ihtiyaç duyacağını vurguladı. Sağlık alanında hastaların yakınlarının oluşturduğu yapıların, sektör yatırımcılarının meslek kuruluşlarının veya eğitim uzmanlarının fikirlerinin daha fazla dinlenmesi gerektiğini ifade etti. Mevcut durumda STK'ların sahalarında yeterince derinleşemediğini, bu nedenle siyasete hazır dosya sunmakta zorlandıklarını dile getirdi.
Kültürel Kimlik ve Gelecek Vizyonu
Konuşmasında kültürel kimlik ve modernleşme konularına da değinen Bilal Erdoğan, 200 yılı aşkın bir batılılaşma sürecinde elit kesimin değerlerinden kopma eğiliminde olduğunu, ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde bu paradigmanın değiştiğini savundu.
Gelişmek için kimliğimizi reddetmeye, dinden uzaklaşmaya veya Batı kültürünü körü körüne taklit etmeye gerek olmadığının anlaşıldığını belirten Erdoğan, Selçuk Bayraktar gibi isimlerin bu durumu kanıtladığını söyledi. Kendi kültürümüz, sporumuz ve değerlerimizle dünyada yarışılabileceğinin altını çizdi.
Gençlere, ilgi duydukları bir alanda çalışan bir STK varsa ona katılmalarını, yoksa dernek, vakıf veya kulüp kurmalarını tavsiye eden Erdoğan, bunun Türkiye'nin gelişmesinin bir parçası olduğunu düşündüğünü ifade etti. Türkiye'de sivil toplumun güçlenmesinin, İslam alemi içinde de liderlik pozisyonunu getireceğine inandığını sözlerine ekledi.
Bilal Erdoğan, son olarak doğru organizasyon yapısı ve sürdürülebilir finansal kaynaklarla verimli kurumlar kurulmasının önemine değinerek, "Bu millet, yeniden dünyada paradigma kurmaya başlayabilir" diyerek sözlerini tamamladı.